Cinsel Tepki Döngüsü

Cinsel tepki döngüsü, geleneksel olarak erkek ve kadında istek, uyarılma, orgazm ve çözülme olmak üzere  4 evrelidir. Bu evreler insanın çabalaması gereken ideal fiziksel performans ya da kurallar değildir. Kısacası bunlar, cinsel eyleme ilişkin olarak deneyimlenen  temel psiko-fizyolojik süreçlerdir.

1.İstek

Cinsel istek, cinsel tepki döngüsü ilk aşamasıdır. Fantezilerin ve cinsel etkinlikte bulunma arzusunun varlığıdır. Cinsel istek için eşanlamlı kullanılan pek çok terim mevcuttur. Bunlar arasında libido, ilgi, iştah, dürtü, şehvet, arzu ve ihtiras gibi çeşitli kelimeler mevcuttur.  “Normal” cinsel istek kavramının ne olduğu konusunda, bu alanda çalışan uzmanlar arasında tam bir fikir birliği yoktur.   Kadın ve erkeklerde cinsel isteğin aynı şey olduğunu söylemek de zordur. “Androjen/cinsel istek ilişkisi” erkeklerde tutarlı kanıtlarla gösterilmiştir. Böyle bir ilişkinin varlığı kadınlarda tam olarak gösterilememiştir ve çelişkili sonuçlar mevcuttur. Kişinin cinsel isteği öznel (düşünceler ve duygular yoluyla), nesnel olarak (davranışlar yoluyla) veya her iki şekilde değerlendirilebilir.

Cinsel isteği değerlendirirken yalnızca  cinsel ilişki veya mastürbasyon sıklığını göz önünde bulundurmak yeterli değildir. Çünkü bu cinsel olmayan güdülerin de bazen cinsel aktiviteyle sonuçlandığı gerçeğini görmezden gelir. Örneğin, bir kişi cinsel aktiviteyle kendi cinsel istek duygularını tatmin etmek dışında partnerini memnun etmek için de ilgilenebilir. Ya da stresli yaşam olaylarına tepki olarak çok sık mastürbasyon yapabilir.

Tarih boyunca, cinsel isteğin doğasını anlamaya yönelik çabalar zor olmuştur. Cinsel isteğin en az üç bileşeni vardır diyebiliriz. Birincisi, nöroendokrin sisteme ve özellikle testosteron hormonuna bağımlı olan “cinsel dürtü (drive)” kavramıdır. İkincisi, cinsel isteğin düşünsel yönüyle bağlantılı cinsel dilek-istek kavramıdır. Burada kişide cinsel eyleme gönüllü olma, arzulama, şehvet hissi vardır. Bu gönüllü olma, karşılıklı psikolojik motivasyonun bir ürünüdür. Üçüncü bileşen ise “cinsel güdü (motive)” kavramıdır. Genel itibarıyla şimdiki ve geçmişteki kişilerarası ilişkilere dayanır ve olağan koşullar altında isteğin en önemli elemanıdır.

2.Uyarılma

Uyarılma, cinsel tepki döngüsü ile ilgili olarak özellikle fizyolojik değişiklerin belirginleşmeye başladığı evredir. Cinsel uyarılma, özelikle daha genç erkeklerde oldukça çabuk ve az uyaranla gerçekleşebilir.

• Cinsel uyarılmanın erkekteki en belirgin göstergesi, penisin iç kısmındaki üç süngersi bölümün (iki korpora kavernoza ve bir korpus spongiosum), kanla dolarak penisin büyümesi ve sertleşmesidir.
  • Aynı zamanda testislerdeki düz kaslar kasılır,  testis dokusu kalınlaşır ve yukarıya doğru çekilir.
  • Cinsel uyarılma arttıkça, kas gerilimi de artar.
  • Aynı zamanda nabız atış hızı ve kan basıncı yükselir.
  • Ek olarak, pek çok erkekte çoğunlukla karnın alt bölgesinde başlayan ve sonra boyuna, yüze ya da omuzlara, kollara ve kalçalara yayılan kızarıklık olur.
  • Meme uçlarının sertleşmesi de görülebilir.
  • Cinsel uyarılmanın artışıyla tüm vücutta kas gerilimleri ve kan basıncında, nabız atışında, soluk almada yükselme sıklaşır.

3.Orgazm

Cinsel tepki döngüsü içinde duyumların en şiddetli olduğu evredir. Cinsel heyecanın doruk noktasında, sinirsel gerilim bitmesi ve kasların ani gevşemesidir. Bu olay, kadın ve erkek için temelde aynıdır. Açık bir şekilde, insanın tadabildiği en yoğun bedensel hazdır. Bu esnada tüm vücudu saran bir dizi kasılma ya da bir nöbet algısı olur. Orgazm, ancak birkaç saniye sürer ve  ve ardından tam bir rahatlama, gevşeme gelir. Cinsel bakımdan olgun erkeklerde, orgazm eşliğinde meni boşalması olur. Kadınlarda meni üretimi olmadığı için  böyle bir boşalma görülmez. Ancak tüm öteki yönlerden fizyolojik süreçler her iki cins için de aynıdır.

Erkeklerde Orgazm Süreci:

• Erkeklerde orgazm emisyon ve ejakülasyon olarak bilinen iki bölümden oluşur.
  • Emisyon iç genital kanallar ile yardımcı organların (meni kesesi, seminal bez, prostat bezi, idrar yolu), penisin alt tabanındaki kasların ve son olarak penisin irade dışı ritmik kasılmalarıyla başlar. İlk üç ya da dört kasılma, bir saniyenin altında bir süre içinde olur; daha sonraki kasılmaların hem arası uzar hem de öbürlerinden daha zayıftır.
  • Ejakülasyon ise bu kasılmalar sonucu toplanan meninin, idrar yolundan çıkmak için zorlanıp birkaç kısa fışkırma ile dışarı çıkmasıdır.
    • Kimi zaman epeyce uzağa fışkıran meni, kimi zaman da oldukça yavaş biçimde dışarıya sızar.
    • Meninin dışarıya boşalma biçiminin bir erkeğin cinsel gücüyle ilgisi yoktur.
    • Boşalma sırasında dışarıya atılan meni miktarı, çoğunlukla bir çay kaşığı dolusu kadardır.
    • Kısa zaman içerisinde yinelenen boşalmalarda, meni miktarı da giderek azalır.

Cinsel organlarda meni boşalımından sonra gelen kasılmalar, orgazmın açık belirtileridir. Ayrıca bu sırada tüm vücudun bir sarsılma geçirdiğini anımsamak gerekir. Başta cinsel organlar olmak üzere anal büzgen kaslar da aynı aralıklarla kasılırlar. Üstelik orgazm sırasında vücudun her yanında kaslarda büyük bir gerilim de olur.  İlaveten soluk almada sıklaşma ile nabız atışı ve kan basıncında yükselme olur. Sonuç olarak, orgazm olurken tüm gerilimler ani çırpınmalarla gevşer. Meni boşalması, bu gerilimden kurtulmanın rastlantısal bir parçasıdır.

Kimi erkekler, kısa bir zaman içinde birkaç kez orgazm olabilirler. Bir süre sonra  meni boşalması durmasına karşın, orgazm olmaya devam ederler. Ancak böyle bir duruma daha çok gençken rastlanır.

4.Çözülme (Gevşeme) Aşaması

Orgazmdan sonra cinsiyet organlarının ve tüm vücudun heyecan öncesi duruma dönüşü oldukça kısa bir sürede gerçekleşir. Çözülme süresi, heyecanlanma aşamasının süresiyle orantılıdır. Bu aşamada gözle görülür en büyük değişiklik, erkeğin cinsel organının sertliğini yitirmesidir. Bu iki aşamada olmaktadır:

• • Boşalmadan hemen sonra ilk sertlik yitimi gerçekleşir. Ancak peniste bir miktar sertlik kalır.
  • Kalan hafif sertlik bir süre devam eder. Uyarılma aşaması uzun sürerse sertliğin bitmesi daha çok zaman alabilir. Cinsellik dışındaki ilgi ve etkinlikler, sertleşmenin, oldukça hızlı biçimde giderilmesini sağlar.

Cinsel kızarıklıklar, meme uçlarındaki dikleşme de bir süre sonra kaybolur.

Vücuttaki genel kas gerilimi yok olur. Nefes alma hızı, nabız atışı ve kan basıncı normale döner. Kimi erkekler boşalmadan hemen sonra terlerler, bazılarınınsa yalnızca avuç içleri ya da ayak tabanları terler.

Orgazmdan hemen sonra erkeklerde her çeşit cinsel uyarıma karşı bir tepkisizlik görülür. Bu dönem, kimi erkeklerde özellikle gençlerde oldukça kısa sürebilir. Ancak yaş ilerledikçe bu dönemin uzadığı bilinmektedir.